Bakanlığının bütçe büyüklükleriyle ilgili bilgi veren Yıldırım, kadrolu, sözleşmeli ve işçi statüsünde 94 bin 436; hizmet alımıyla 35 bin 213; şantiyelerde müteahhitler tarafından istihdam edilen 96 bin 15 olmak üzere 225 bin 664 kişiye istihdam sağlandığını ifade etti. Yıldırım, Ulaştırma ve haberleşmede 2003-2015 yılları arasında gerçekleşen yatırım miktarının 253,3 milyar TL olduğunu bildirdi. Yıldırım, kamu özel işbirliği ile de 60,9 milyarlık yatırım olduğunu, bunun 37,8 milyarlık kısmının devam ettiğini, geri kalanın tamamlandığını dile getirdi.
Yıldırım, kamu özel işbirliğiyle dünyanın en gelişmiş ve modern araç muayene sistemlerinden birinin hizmete sunulduğunu, burada 3 bin 508 kişiye istihdam sağlandığını, 63 milyonun üzerinde araç muayenesinin gerçekleştirildiğine dikkat çekti. 77 yol kenarı denetim istasyonunda geçen yıl yaklaşık 34,5 milyon araç denetiminin gerçekleştirildiğini beliren Yıldırım, devam eden büyük projelerin tamamlanması; otoyolların kamu özel ortaklığı yöntemiyle yapımına hız verilmesi; kuzey-güney koridorlarının büyük oranda tamamlanması; yol güvenliği ve konforu için asfalt betonun yaygınlaştırılması; karayolu denetimlerinin artırılması; ölümlü kazaların azaltılması çalışmalarına devam edeceklerini vurguladı.
“YAVUZ SULTAN SELİM KÖPRÜSÜ BU YIL TAMAMLANACAK”
Yıldırım, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün de yer aldığı 95 kilometre ana gövde ve diğer kollarıyla 215 kilometreyi bulan yolun bu yıl içinde tamamlanacağını ifade ederek, İzmir-İstanbul Otoyolu’nun İstanbul’dan başlayıp İzmir’e kadar devam eden 433 kilometrelik bölümünde çalışmaların devam ettiğini, Altınova-Gemlik arasında biten 40 kilometrelik bölümün önümüzdeki günlerde hizmete alınacağını söyledi.
İhale aşamasındaki YİD modeliyle yapılacak yollar hakkında da bilgi veren Yıldırım, Kuzey Marmara Otoyolu’nun Paşaköy’den Sakarya Akyazı’ya bağlantısı olan yaklaşık 187 kilometrelik bölüm ile Avrupa yakasında Odayeri’nden Kınalı’ya bağlantısı olan 149 kilometrelik kesimi olmak üzere toplam 336 kilometrelik bölümün bu yıl ihale edilip, başlanacağını anlattı. Yıldırım, otoyol projeleri hakkında bilgi vererek, dünyanın dördüncü büyük köprüsü olan İzmit Körfez Geçişi Asma Köprüsünün mayıs ayında biteceğini ifade etti.
İstanbul-Çanakkale-İzmir Otoyolu ve Çanakkale Köprü geçişine de değinen Yıldırım, “Çanakkale 1915 Köprüsü, 2 bin 23 metre orta açıklıkla dünyanın orta açıklığı en uzun köprüsü unvanına sahip. Bunun da çalışmalarını yapıyoruz, yetişirse bu sene, değilse 2017’de çalışmalarına başlayacağız” diye konuştu.
Bakan Yıldırım, 3 Katlı Büyük İstanbul Tüneli’nin etüt-proje çalışmalarının sürdüğünü belirterek, şöyle konuştu: “Bu tünel, Boğaziçi Köprüsü aksının raylı sistem, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü aksının karayolu ihtiyacını görecek. Buradaki farklılık, Marmaray’da sadece trenler geçiyor, Avrasya Tüneli’nde sadece araçlar geçiyor. Bunda hepsi bir arada üç katlı bir tünel. 17,6 metre çapında, dünyada bugüne kadar bu çapta yapılmış ilk geçiş olacak. Boğazdan ikinci geçiş olacak.”
“YHT HATLARINDA 25 MİLYON KİŞİ TAŞINDI”
Türkiye için çok önemli bir sektör olan demiryolunda gelişim sürecinin, 2000’li yıllara kadar tamamlanamadığını ifade eden Yıldırım, “Hatta geri gitmiş. Mevcut hatlar da bakılamamış. Demiryolları Türkiye’nin yükünü taşıması gerekirken, Türkiye, demiryollarını taşır hale gelmiş” diye konuştu.
Yıldırım, uygun olan yerlerde hızlı tren hatlarına devam etmek ve mevcut hatları yenilemek istediklerini ifade ederek, elektrikli ve sinyalli olmayan hatları, elektrikli ve sinyalli hale getireceklerini söyledi.
2003’te başlayan demiryolu hamlesiyle yerli ve milli demiryolu sanayiinin kurulması için önemli adımlar attıklarına dikkati çeken Yıldırım, “Ray, bağlantı elemanları başta olmak üzere yük ve yolcu tren setleri, vagon yapımında gittikçe yerli katkının arttığı, hatta millileştirme yapıldığı önemli işlerden biri oldu” diye konuştu. Yıldırım, 2004’ten bugüne kadar bin 805 kilometre demiryolu ağının tamamlandığını, 3 bin 57 kilometre demiryolu ağının ise yapımının devam ettiğini bildirdi.
YHT’lerdeki amaçlarının büyükşehirleri birbirine bağlamak olduğunu vurgulayan Yıldırım, YHT hatlarında 25 milyon kişinin taşındığını söyledi. Ankara ile Eskişehir ve Konya arasındaki YHT hatları açıldıktan sonra ölümlü ve yaralanmalı kaza sayısının Ankara-Konya karayolunda yüzde 22, Ankara-Eskişehir karayolunda ise yüzde 15 azaldığını dile getirdi.
“KARS-TİFLİS-BAKÜ DEMİRYOLU HATTI BU YIL AÇILACAK”
Bakan Yıldırım, Kars-Tiflis-Bakü Demiryolu Projesi’nin Azarbeycan, Gürcistan ve Türkiye’nin başlattığı bir proje olduğunu anımsattı. Yıldırım, “Bizim doğuya demiryolu bağlantımız, Ermenistan kapısı kapalı olduğu için yapılamıyordu. Buna alternatif olarak bu hattın geliştirilmesi kararını verdik. Bu yıl içinde de bu hattı açmış olacağız” ifadesini kullandı.
YHT’lerde uygun olan hatlarda hızı 250’den 300 kilometreye çıkardıklarını, ilk denemeyi Konya hattında başlattıklarını aktaran Yıldırım, bu amaca yönelik 7 yüksek hızlı tren setinden birinin hizmete alındığını, birinin geldiğini, diğerlerinin de bu yıl içinde tamamlanacağını söyledi.
Asıl projelerinin yapılacak hatlar dikkate alınarak, 106 YHT setinin en az yüzde 53 yerlilik oranıyla Türkiye’de üretilmesi projesi olduğunu dile getiren Yıldırım, hazırlıkların devam ettiğini, bu projeyle ilgili setlerin 2018 itibarıyla filoya katılmasının öngörüldüğünü belirtti.
“BİR LOJİSTİK MASTER PLANI HAZIRLIĞI BAŞLATTIK”
Kombine taşıma işinin gelişen ekonomilerde taşıma verimliliğini artırmak, maliyeti düşürmek açısından hayati öneme haiz olduğunu vurgulayan Yıldırım, Türkiye genelinde lojistik altyapı itibariyle resmen görevlendirilmiş bir bakanlık bulunmadığına işaret etti.
Lojistik kavramının Türkiye’de yeni olduğunun altını çizen Yıldırım, “Fakat alınan bir kararla bu konuda Bakanlığımız pilot bakanlık olarak kabul edildi ve ilgili diğer bakanlıklarla gerekli koordinasyon yapılacak” dedi.
Öncelikle bir lojistik master plan hazırlığı başlattıklarını vurgulayan Yıldırım, “Ancak bu arada da devam eden projeler var. Olması gereken artık belirlenmiş projeler var. Bunları da dikkate alarak bu master plan çalışmalarını yürüteceğiz” şeklinde konuştu.
Kamu-özel ortaklığında risklerin adil paylaşılması gerektiğini belirten Yıldırım, “Kamu ve işletmeci kendi yükünü alacak ve koyduğu finansmanın karşılığını görecek. Bu kararları verirken her iki tarafın beklentilerini de göz önünde bulundurarak karar vermek gerekiyor. Sadece kamu menfaatini çok abartarak ön planda tutunca proje uygulanabilir olmaktan çıkıyor” diye konuştu.
“TÜRKİYE’NİN ANA AKSLARINI BÖLÜNMÜŞ YOL HALİNE GETİRDİK”
Yıldırım, karayollarında başlangıç ödeneğiyle yılsonu gerçekleşmesi arasında oluşan farkın genel yaşanılan bir durum olduğuna dikkati çekerek, “Bu fark diğer bakanlık birimlerinde kullanılamayan bütçelerde karşılanmaktadır. Eğer bu da kafi gelmezse diğer kurumlardan artan miktarlar toplanarak bu şekilde bu fark karşılanmaktadır” diye konuştu.
“Karayollarında niye böyle bir yöntemle çalışıyoruz?” diye soran Yıldırım, “Yatırım tavanı var. Bununla ihtiyaçlar arasında kıyaslama yaptığımızda ya bu yolları, ihtiyaçları 30 seneye yayacağız, o sürede yapacağız veya böyle bir yöntemle süreyi kısaltacağız. Eğer biz ödenek açmadan yol yapsaydık bizim bu süre içerisinde yapacağımız yolların azami miktarı 6 bin kilometre olurdu. Halbuki 18 bin 300 kilometre yol, bölünmüş yol yaptık” dedi
Türkiye’nin ana akslarını bölünmüş yol haline getirdiklerine dikkati çeken Yıldırım, burada herhangi bir farklı düşünceleri olmadığını, ülkenin altyapısını daha fazla ve kısa sürede geliştirelim düşüncesiyle yaptıkları bir çalışma olduğunu kaydetti.
Yıldırım, demiryolu ağırlıklı entegre taşıma sisteminin oluşmasına ilişkin şunları kaydetti: “Biz 50, 60 yılın yanlışını düzeltmeye çalışıyoruz, işin esası bu. İstediğimiz oranda mı? İşte yolcuda 94’ten 88’e gerilemişiz, yükte de 2, 3 puan daha gerilemişiz. Hedefimiz yüzde 80’lere, 78’lere gerilemektir. Demiryollarına bundan sonra daha fazla yüklenmemiz lazım. Karayollarında kalan projeleri tamamlamakla birlikte demiryollarına daha fazla yüklenmemiz lazım, Bağlantıları iyi kurmamız lazım. Demiryolu-karayolu, demiryolu-denizyolu, karayolu-havayolu, demiryolu-havayolu bunlarla ilgili de bir ulaştırma ana plan çerçevesinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”
HGS CEZALARI
Otomatik Geçiş Sistemi’nde (OGS) cihazın pahalı olması nedeniyle yaygınlaşmadığını ifade eden Yıldırım, Kartlı Geçiş Sistemi’nde (KGS) ise bir aracın geçişinin 23 saniye sürmesi nedeniyle Hızlı Geçiş Sistemi’ne (HGS) geçildiğini anlattı.
Yıldırım, 5 lira etiket ücreti karşılığında alınan HGS’de abone sayısının 8 milyon, OGS’de ise abone sayısının 2 milyon olduğunu bildirdi. HGS cezalarına ilişkin bildirimlerin geç yapıldığını vurgulayan Yıldırım, 2014 yılına ilişkin cezaların 2015’te bildirildiğini, geçilen mesafenin en uzak kısmının 10 katı ceza uygulamasının yapılan yasal düzenlemeyle değiştirildiğini anımsattı.
Her ihlalli geçişin SMS ile uyarılacağını kaydeden Yıldırım, “12 günlük süre var. Bu süre içinde ödemesini yaparsa ceza kaldırılıyor, yapmazsa mecburen ödeyecek. Ayrıca etiketlerden arızalı olanların değiştirmesini yapıyoruz. Sadece posta çeki hesabına göre geçiliyordu, eksi bakiyede kaçak yazılıyordu. Şimdi bankalarla anlaşma yapılıyor, eksi bakiyede de kaçak yazmayacak. Bu şekilde sistem, ıslah olmuş olacak” diye konuştu.