Özellikle bugünlerde olumsuz hava koşulları nedeniyle, bahar ve kış aylarında
salgınlar halinde kendisini gösteren Gribal enfeksiyon, İnfluenza isimli virüsün
solunum yoluyla vücuda girerek salgınlara neden olduğu bir enfeksiyon hastalığıdır.
Hasta kişilerin bulunduğu ortamlarda hapşırma, öksürme, öpüşme ve elle tokalaşma ile virüs kolaylıkla bulaşmaktadır. Çocukluk, yaşlılık ve gençlik çağlarımızda hayatımızın her döneminde ve bazen kısa aralıklarla influenza virüsünün değişik sonuçlarıyla karşılaşmaktayız. Son dönemlerde aşılamaya rağmen aşının etkili olduğu şekillerinin farklı sonuçlarıyla karşılaşmamız da mümkün olabilmektedir.
Genel belirtileri, ateş, halsizlik, eklemlerde ağrı, kaslarda ağrı, gözde ağrı, kızarıklık ve
yanma ile yaşarma, burun akıntısı, boğazda yanma, öksürük, genel vücut ağrısı ve halsizlik ile
kırgınlık halidir.
Bebekler, ileri yaş grubundakiler, koah, astım, bronşit, kalp hastalığı, kalp yetmezliği, kronik böbrek yetmezliği ve şeker hastalığı gibi kronik hastalıkları olanlarda gribal enfeksiyon ağır seyrederek ölümlere bile sebep olmaktadır. Bunun için bu gruptaki hastalar çok dikkatli davranmalı ve hemen hekimine başvurmalıdır.
Enfeksiyon genellikle, hastalıktan 2 gün önce başlar ve semptomlardan 7 gün sonrasına kadar virüs yayarlar. Halk arasında söylendiği gibi ilaç alırsan 7 günde, ilaç almazsan bir haftada geçer sözü bu nedenledir.
Hastalığın tehlikeli yönü, enfeksiyon sırasında vücudun zayıf düşmesi nedeniyle
bunun üzerine başka bir enfeksiyonun eklenmesi ve ciddi tablonun oluşmasıdır.
Dünyada meydana gelen domuz gribi, kuş gribi, Çin gribi, Japon gribi gibi
salgınlar bunlara örnektir. 1918 yılında İspanya gribinden yaklaşık 20 milyon kişi hayatını kaybetmiştir. Asya’da Hong Kong gribinden ve ABD’ deki salgınlarda da ölüm vakaları kaydedilmiştir.
Yapılan tahminlere göre Dünya nüfusunun % 10-20 si her yıl gribe yakalanmaktadır.
Tedavinin esas yolu dinlenmektir. Bol sıvı gıdalar tüketmek, ağrı ve ateşin düşürülmesi
amacıyla ilaca başlamak gerekebilir.
Yüksek ateş, kusma, bulantı ve inatçı öksürük hallerinde mutlaka hekiminize
başvurunuz. Savunma ağının en önemli ayağı vücudumuzla karşılaşmadan önce bu çeşit mikroplara karşı durabilmektir. Tuvalet temizliği, sık aralıklarla sabunla el yıkama ve hijyen kurallarına uymak bu ve benzeri enfeksiyonlardan korunmada temel prensiptir.
Aşılama önem arz etmektedir. Özellikle çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalığı
olanlarla, hamileler, ameliyat geçirenler ve vücut mukavemeti düşük olanlar aşı programına
alınmak için hekimine danışmalıdır.
Gribal enfeksiyonsuz bir yaşam dileklerimle.
Dr. Zekeriya BABAOĞLU