Bir sene daha göz açıp kapayıncaya kadar bitiyor. Koskoca 2012 nasıl başladı, nasıl buraya geldik, inanın hiçbir fikrim yok. Her insan kendine göre bir mücadele içine giriyor ve zaman acımasızca akıp gidiyor. Daha dün gibi hatırlıyorum sene başında yaptığımız planları. Ya siz? 2012’de ne umdunuz, ne buldunuz? Planlarınızın, düşüncelerinizin ne kadarı uygulanabildi, hayallerinizi ne kadar gerçekleştirebildiniz, ne kadarı unutulup gitti?
Aslında hepimiz, kendi koşuşturmamızın içinde kayboluyoruz. Dostlarla görüşmeler azalıyor, hiçbir şey için vakit bulunamaz oluyor. Ailelerimiz, arkadaşlarımız veya kendimize ayıracağımız birkaç saat… Hep erteliyoruz. Ya iş akışımıza göre, ya da kendi kurduğumuz düzenin bizi zorladığı formata göre planlıyoruz her şeyi. Bu mudur peki hayat? Sürekli bir yerlere yetişmeye çalışmak, sürekli koşturmak, her gün ayrı bir stres yönetimi uygulamak zorunda kalmak…
Evet, hayatın bir mücadele olduğu konusunda hemfikirim. Ama bence insan, kendisine vakit ayıramadığı sürece uzun vadeli başarı şansı azalıyor. O tempo içerisinde kendimize vakit ayıramadığımız zaman, gerçek değerlendirmelerden de uzaklaşıyoruz. Bu şekilde kendi özeleştirimizi ve değerlendirmelerimizi sağlıklı yapabilmemiz mümkün olmuyor, olamaz da!
Bence hepimiz, kendimizi bu koşuşturmanın biraz dışına çekmeliyiz. Ailelerimize, sevdiklerimize biraz daha vakit ayıralım. Kendi kurduğumuz ve içinde kaybolup gittiğimiz düzenimize biraz dışarıdan bakma fırsatı verelim kendimize. Belki o zaman görebiliriz. Neyi daha iyi yapabiliriz, neyi yapmayabiliriz, yanlışlarımız, doğrularımız… Sanki birçok şeyi daha iyi değerlendirebiliriz gibi geliyor bana. Bu sayede hem kendimiz, hem de çevremiz için daha sağlıklı kararlar alabiliriz.
Bu aslında hem ülkemiz, hem de tüm dünya için geçerli. Şu an gözümüzün önündeki siyasi liderler veya büyük spor kulüplerinin başkanları için de. Kendilerine yeterli vakit ayıramadıkları için, bir süre sonra sağlıklı değerlendirmeler yapamaz oluyorlar ve aldıkları kararlar, kendi kurdukları sistemin kendilerine dayattığı kararlar haline geliyor. Bu yüzden ciddi hatalar yapıyorlar ama bunun farkında bile değiller. Kendilerini biraz dışarıya çekip, yaptıkları işlere farklı açılardan bakma şansı bulsalar, bugünkünden çok daha ileride olurlardı hepsi, sanki.
Sizi bilmem, ama ben kendi kurduğum ve bazen içinden çıkamadığım acımasız sistemime şunu diyeceğim: ”Bana biraz müsaade”.
Şimdiden herkese sağlıklı, mutlu ve başarılı bir yıl dilerim.
Hoşça kalın…