Geçmiş yazılarımda çevre mevzuatı ve uygulamalarının giderek önemli hale geldiğini, çevre görevlisi veya danışman firma ile çalışma zorunluluğunu ve çevre cezalarının ölçeği ile ilgili genel bilgileri paylaşmıştım. Bu sayıda ise, araçüstü ekipman üreticilerinin, Çevre Mevzuatı kapsamında genel olarak sorumluluklarını yazı dizisi şeklinde genel hatları ile aktarmaya çalışacağım.
2872 sayılı Çevre Kanunu “Bütün canlıların ortak varlığı olan çevrenin, sürdürülebilir çevre ve sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda korunmasını sağlamaktır.” amacını taşımaktadır.
Bu kapsamda, kanunun genel olarak temel düzenleme alanları, “Toprak, Hava, Su, Atık, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED), Gürültü, Tehlikeli Kimyasallar, Atıklar, Koku ve Biyolojik Çeşitlilik” tir.
Çevre Kanunu gereği, her türlü atık ve artığı, çevreye zarar verecek şekilde, ilgili yönetmeliklerde belirlenen standartlara ve yöntemlere aykırı olarak, doğrudan ve dolaylı biçimde, alıcı ortama vermek, depolamak, taşımak, uzaklaştırmak ve benzeri faaliyetlerde bulunmak yasaktır.
Kirlilikle mücadele masrafları, kirlenme ve bozulmanın önlenmesi, sınırlandırılması, giderilmesi ve çevrenin iyileştirilmesi için yapılan harcamalar kirleten veya bozulmaya neden olan tarafından karşılanmaktadır.
Peki yasa gereği, kirliliğe sebep olunursa karşılaşılacak durumlar nelerdir?
Masraf ve harcamalardan sorumluluk
İdari para cezası
İzin ve lisans iptali
Faaliyetin durdurulması
Zararların tazmini- zararlardan sorumluluk
Adli cezalar – Hapis cezası vb. dir.
Bu durumlar ile karşılaşmamak için, çevre mevzuatı kapsamında, sorumluluklar yerine getirilmelidir.
Araçüstü ekipman üreticilerinin sorumlulukları ise ana başlıklarıyla şu şekildedir:
ÇED (Yatırıma başlanılmadan önce Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği çerçevesinde değerlendirmelerde bulunmak)
Toprak Kirliliğine neden olacak işlemlerden kaçınmak (toprağın üzerinde atık depolanmasını engellemek vb.)
Hava (havaya verilen emisyonların kontrolü_boyahane bacaları, ısıl işlem bacaları vb.)
Su (üretim sonucu veya çalışanlardan kaynaklı atık suların mevzuata uygun işlem görmesi)
Atık (tehlikeli, tehlikesiz, ambalaj atıkları vb. atıkların mevzuat çerçevesinde bertaraf edilmesi)
Tehlikeli kimyasallar (Kullanılan kimyasalların maksimum miktarlarının Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bildirimleri vb.)
ile ilgili sorumluluklardır.
Genel olarak belirttiğim başlıklarda belirtilen sorumluluklar ayrı mevzuatlar halinde düzenlenmiştir. Bu kapsamda detaylı değerlendirmeyi bundan sonraki yazılarımda sizlere aktarmaya çalışacağımı belirterek yazımı, burada sonlandırıyorum.
Şimdilik hoşçakalın…